Ozgur
New member
Eğitek Nedir, Ne Demek? Farklı Bakış Açılarıyla Eğitim Teknolojisinin Kalbine Yolculuk
Selam sevgili forumdaşlar,
Bugün kafama takılan ama eminim sizlerin de bir şekilde duymuş olduğu bir konuyu açmak istedim: EĞİTEK.
Geçen gün bir haber sitesinde “Eğitek projesi yeniden gündemde” diye bir başlık gördüm. Dedim ki, “Bir dakika, bu EĞİTEK tam olarak neydi? Eğitimde teknoloji mi, teknolojide eğitim mi?”
Derken merak sardı beni…
Bu forumda farklı bakış açılarını duymayı seviyorum, o yüzden konuyu masaya yatırmak istedim.
Hadi gelin birlikte hem teknik hem insani tarafıyla bakalım: EĞİTEK nedir, ne demek — ve neden bu kadar önemli?
---
Kısaca Tanım: EĞİTEK Nedir?
EĞİTEK, açılımıyla Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak kurulmuş, asıl görevi de eğitimde teknoloji kullanımını yaygınlaştırmak.
Yani bilgisayar laboratuvarlarından akıllı tahtalara, öğretmen eğitimlerinden çevrim içi içerik üretimine kadar teknolojiyle eğitimi buluşturmayı amaçlıyor.
Eskiden adı “Eğitim Araçları ve Donatım Dairesi” olan bu kurum, 1990’lı yıllarda EĞİTEK adını alarak dijital dönüşüm sürecine adım attı.
Bugünse Fatih Projesi, EBA (Eğitim Bilişim Ağı) gibi dev projelerin temel taşlarından biri olarak anılıyor.
Ama tanım yapmak kolay; işin asıl ilginç yanı şu: EĞİTEK’e herkes farklı bir anlam yüklüyor.
---
Erkek Perspektifi: Veri, Sistem ve Sonuç Odaklı Bir Yaklaşım
Erkek forumdaşlarımız genelde olaya şöyle bakıyor:
“EĞİTEK = verimlilik + sistematik eğitim + dijitalleşme.”
Yani onların gözünde EĞİTEK bir altyapı devrimi.
Veriyle, sayılarla, grafiklerle konuşmayı seviyorlar.
Bir arkadaşım demişti:
> “EĞİTEK aslında eğitimdeki en büyük lojistik projesi. Binlerce okula akıllı tahta, yüzbinlerce öğrenciye tablet, milyonlarca verinin tek sistemde toplanması… Bu mühendislik başarısıdır.”
Ve haksız da değil.
Çünkü EĞİTEK’in arkasında dev bir dijital altyapı var.
Sadece bir “eğitim kurumu” değil, aynı zamanda bir teknoloji operasyonu.
Erkek bakış açısıyla, mesele duygudan çok sonuçla ilgilidir:
– Kaç okul dijitalleştirildi?
– Kaç öğretmen eğitildi?
– Kaç öğrenciye erişim sağlandı?
Bu sorular, onlar için “başarı” göstergesidir.
Ama bu bakış açısının yanında, duygusal derinliği biraz eksik bulanlar da var…
---
Kadın Perspektifi: İnsan, Duygu ve Toplumsal Dönüşüm Odaklı Yaklaşım
Kadın forumdaşlarımızın bakışıysa daha farklı.
Onlar için EĞİTEK sadece teknoloji değil, insan hikâyelerinin dönüşüm noktası.
Bir öğretmenin köy okulunda EBA’yı ilk kez açışını, bir öğrencinin ilk kez kendi sınıfında internetle tanışmasını, ya da bir annenin çocuğuyla birlikte çevrim içi ders dinleyişini görürler.
Bir kadın öğretmenin forumda paylaştığı şu satırlar, olayı çok güzel özetliyor:
> “EĞİTEK sayesinde ilk defa köy okuluma projeksiyon cihazı geldi. Çocukların gözlerindeki şaşkınlığı unutmuyorum. O an anladım ki, teknoloji sadece kablo değil, umut taşıyor.”
Kadınların bu yaklaşımı, eğitimin sadece verimlilik değil, eşitlik meselesi olduğunu hatırlatıyor.
EĞİTEK onlar için bir “fırsat köprüsü” — şehirle köyü, zenginle yoksulu, erkekle kadını birleştiren bir sistem.
Yani erkekler sistemin nasıl işlediğine odaklanırken, kadınlar bu sistemin kimlere dokunduğuna bakıyor.
---
Biraz Gerçekler, Biraz Eleştiriler
Tabii EĞİTEK’in başarısı kadar eleştirilen yanları da var.
Verilere göre 2020-2023 arasında yapılan dijital eğitim yatırımlarının %35’i teknik altyapıya, sadece %12’si ise öğretmen eğitimine ayrılmış.
Bu da bazı eğitimcilerin şu eleştirisini doğurmuş:
> “Teknoloji var ama kullanacak insan yok.”
Erkekler bu tabloya baktığında şöyle diyor:
– “Altyapı olmadan eğitim olmaz.”
Kadınlarsa aynı tabloyu şöyle okuyor:
– “Altyapı var ama insan faktörü eksik.”
Bu karşıtlık, aslında eğitimdeki temel gerçeği yansıtıyor:
Eğitim bir makine değil, bir organizmadır.
EĞİTEK başarılı olabilir ama asıl mesele onu kullanan öğretmenlerin ve öğrencilerin hikâyesinde gizlidir.
---
Forum Hikâyesi: Öğretmen Hüseyin ve Öğrenci Elif
Geçen sene forumda Hüseyin hocanın bir yazısı çok konuşulmuştu.
Küçük bir kasabada görev yapıyordu, EĞİTEK’in sağladığı bilgisayar setlerini almış ama internet bağlantısı çok zayıftı.
Kendisi elindeki malzemelerle sınıfa mini bir teknoloji laboratuvarı kurmuş.
Bir gün bir öğrencisi, Elif, ilk kez internette NASA’nın bir eğitim videosunu izleyince şöyle demiş:
> “Hocam, ben de büyüyünce bilim insanı olacağım.”
O an Hüseyin hoca anlamış: EĞİTEK sadece bir kurum değil, hayalleri dijitalleştiren bir güç.
Ama işte, o hayalin her köye ulaşması için hâlâ uzun bir yol var.
---
Erkekler Ne Diyor, Kadınlar Ne Hissediyor?
Forumda bu konuyla ilgili gözlemim şu:
– Erkek forumdaşlar “EĞİTEK yeniden yapılandırılmalı, daha etkin olmalı” gibi teknik öneriler getiriyor.
– Kadın forumdaşlar ise “EĞİTEK daha insancıl olmalı, öğretmenle öğrenci arasındaki bağı güçlendirmeli” diyor.
Bu fark, aslında birbirini tamamlıyor.
Çünkü teknolojiye ruh katan şey, insandır.
Erkeklerin getirdiği veri, sistem ve ölçülebilirlik;
Kadınların kattığı duygu, anlam ve toplumsal etki…
İkisi birleşince ortaya sürdürülebilir bir eğitim modeli çıkıyor.
---
Sonuç: EĞİTEK, Sadece Bir Kurum Değil, Bir Denge Arayışı
EĞİTEK nedir sorusunun tek bir cevabı yok.
Kimi için bir dijital dönüşüm projesi, kimi için bir umut hikayesi.
Kimi “dijitalleşme” diyor, kimi “insanlaşma.”
Ama hepimizin ortak noktası şu: Eğitim geleceği şekillendirir ve EĞİTEK bu geleceğin teknolojik mimarıdır.
---
Forumdaşlara Sorular: Sizin Gözünüzde EĞİTEK Ne Demek?
– Sizce EĞİTEK’in en büyük başarısı ne oldu?
– Eğitimde teknoloji artınca, insani bağlar zayıflıyor mu, yoksa güçleniyor mu?
– Kadın öğretmenler ve erkek öğretmenler, bu dönüşümden farklı mı etkileniyor sizce?
– En önemlisi: Sizce eğitimde teknoloji bir araç mı, yoksa amaç mı?
Yorumlarınızı bekliyorum forumdaşlar, çünkü bu konuyu sadece verilerle değil, sizin deneyimlerinizle anlamak mümkün.
Unutmayın, EĞİTEK’i tanımlayan belgeler değil, onunla değişen hayatlardır.
Selam sevgili forumdaşlar,
Bugün kafama takılan ama eminim sizlerin de bir şekilde duymuş olduğu bir konuyu açmak istedim: EĞİTEK.
Geçen gün bir haber sitesinde “Eğitek projesi yeniden gündemde” diye bir başlık gördüm. Dedim ki, “Bir dakika, bu EĞİTEK tam olarak neydi? Eğitimde teknoloji mi, teknolojide eğitim mi?”
Derken merak sardı beni…
Bu forumda farklı bakış açılarını duymayı seviyorum, o yüzden konuyu masaya yatırmak istedim.
Hadi gelin birlikte hem teknik hem insani tarafıyla bakalım: EĞİTEK nedir, ne demek — ve neden bu kadar önemli?
---
Kısaca Tanım: EĞİTEK Nedir?
EĞİTEK, açılımıyla Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak kurulmuş, asıl görevi de eğitimde teknoloji kullanımını yaygınlaştırmak.
Yani bilgisayar laboratuvarlarından akıllı tahtalara, öğretmen eğitimlerinden çevrim içi içerik üretimine kadar teknolojiyle eğitimi buluşturmayı amaçlıyor.
Eskiden adı “Eğitim Araçları ve Donatım Dairesi” olan bu kurum, 1990’lı yıllarda EĞİTEK adını alarak dijital dönüşüm sürecine adım attı.
Bugünse Fatih Projesi, EBA (Eğitim Bilişim Ağı) gibi dev projelerin temel taşlarından biri olarak anılıyor.
Ama tanım yapmak kolay; işin asıl ilginç yanı şu: EĞİTEK’e herkes farklı bir anlam yüklüyor.
---
Erkek Perspektifi: Veri, Sistem ve Sonuç Odaklı Bir Yaklaşım
Erkek forumdaşlarımız genelde olaya şöyle bakıyor:
“EĞİTEK = verimlilik + sistematik eğitim + dijitalleşme.”
Yani onların gözünde EĞİTEK bir altyapı devrimi.
Veriyle, sayılarla, grafiklerle konuşmayı seviyorlar.
Bir arkadaşım demişti:
> “EĞİTEK aslında eğitimdeki en büyük lojistik projesi. Binlerce okula akıllı tahta, yüzbinlerce öğrenciye tablet, milyonlarca verinin tek sistemde toplanması… Bu mühendislik başarısıdır.”
Ve haksız da değil.
Çünkü EĞİTEK’in arkasında dev bir dijital altyapı var.
Sadece bir “eğitim kurumu” değil, aynı zamanda bir teknoloji operasyonu.
Erkek bakış açısıyla, mesele duygudan çok sonuçla ilgilidir:
– Kaç okul dijitalleştirildi?
– Kaç öğretmen eğitildi?
– Kaç öğrenciye erişim sağlandı?
Bu sorular, onlar için “başarı” göstergesidir.
Ama bu bakış açısının yanında, duygusal derinliği biraz eksik bulanlar da var…
---
Kadın Perspektifi: İnsan, Duygu ve Toplumsal Dönüşüm Odaklı Yaklaşım
Kadın forumdaşlarımızın bakışıysa daha farklı.
Onlar için EĞİTEK sadece teknoloji değil, insan hikâyelerinin dönüşüm noktası.
Bir öğretmenin köy okulunda EBA’yı ilk kez açışını, bir öğrencinin ilk kez kendi sınıfında internetle tanışmasını, ya da bir annenin çocuğuyla birlikte çevrim içi ders dinleyişini görürler.
Bir kadın öğretmenin forumda paylaştığı şu satırlar, olayı çok güzel özetliyor:
> “EĞİTEK sayesinde ilk defa köy okuluma projeksiyon cihazı geldi. Çocukların gözlerindeki şaşkınlığı unutmuyorum. O an anladım ki, teknoloji sadece kablo değil, umut taşıyor.”
Kadınların bu yaklaşımı, eğitimin sadece verimlilik değil, eşitlik meselesi olduğunu hatırlatıyor.
EĞİTEK onlar için bir “fırsat köprüsü” — şehirle köyü, zenginle yoksulu, erkekle kadını birleştiren bir sistem.
Yani erkekler sistemin nasıl işlediğine odaklanırken, kadınlar bu sistemin kimlere dokunduğuna bakıyor.
---
Biraz Gerçekler, Biraz Eleştiriler
Tabii EĞİTEK’in başarısı kadar eleştirilen yanları da var.
Verilere göre 2020-2023 arasında yapılan dijital eğitim yatırımlarının %35’i teknik altyapıya, sadece %12’si ise öğretmen eğitimine ayrılmış.
Bu da bazı eğitimcilerin şu eleştirisini doğurmuş:
> “Teknoloji var ama kullanacak insan yok.”
Erkekler bu tabloya baktığında şöyle diyor:
– “Altyapı olmadan eğitim olmaz.”
Kadınlarsa aynı tabloyu şöyle okuyor:
– “Altyapı var ama insan faktörü eksik.”
Bu karşıtlık, aslında eğitimdeki temel gerçeği yansıtıyor:
Eğitim bir makine değil, bir organizmadır.
EĞİTEK başarılı olabilir ama asıl mesele onu kullanan öğretmenlerin ve öğrencilerin hikâyesinde gizlidir.
---
Forum Hikâyesi: Öğretmen Hüseyin ve Öğrenci Elif
Geçen sene forumda Hüseyin hocanın bir yazısı çok konuşulmuştu.
Küçük bir kasabada görev yapıyordu, EĞİTEK’in sağladığı bilgisayar setlerini almış ama internet bağlantısı çok zayıftı.
Kendisi elindeki malzemelerle sınıfa mini bir teknoloji laboratuvarı kurmuş.
Bir gün bir öğrencisi, Elif, ilk kez internette NASA’nın bir eğitim videosunu izleyince şöyle demiş:
> “Hocam, ben de büyüyünce bilim insanı olacağım.”
O an Hüseyin hoca anlamış: EĞİTEK sadece bir kurum değil, hayalleri dijitalleştiren bir güç.
Ama işte, o hayalin her köye ulaşması için hâlâ uzun bir yol var.
---
Erkekler Ne Diyor, Kadınlar Ne Hissediyor?
Forumda bu konuyla ilgili gözlemim şu:
– Erkek forumdaşlar “EĞİTEK yeniden yapılandırılmalı, daha etkin olmalı” gibi teknik öneriler getiriyor.
– Kadın forumdaşlar ise “EĞİTEK daha insancıl olmalı, öğretmenle öğrenci arasındaki bağı güçlendirmeli” diyor.
Bu fark, aslında birbirini tamamlıyor.
Çünkü teknolojiye ruh katan şey, insandır.
Erkeklerin getirdiği veri, sistem ve ölçülebilirlik;
Kadınların kattığı duygu, anlam ve toplumsal etki…
İkisi birleşince ortaya sürdürülebilir bir eğitim modeli çıkıyor.
---
Sonuç: EĞİTEK, Sadece Bir Kurum Değil, Bir Denge Arayışı
EĞİTEK nedir sorusunun tek bir cevabı yok.
Kimi için bir dijital dönüşüm projesi, kimi için bir umut hikayesi.
Kimi “dijitalleşme” diyor, kimi “insanlaşma.”
Ama hepimizin ortak noktası şu: Eğitim geleceği şekillendirir ve EĞİTEK bu geleceğin teknolojik mimarıdır.
---
Forumdaşlara Sorular: Sizin Gözünüzde EĞİTEK Ne Demek?
– Sizce EĞİTEK’in en büyük başarısı ne oldu?
– Eğitimde teknoloji artınca, insani bağlar zayıflıyor mu, yoksa güçleniyor mu?
– Kadın öğretmenler ve erkek öğretmenler, bu dönüşümden farklı mı etkileniyor sizce?
– En önemlisi: Sizce eğitimde teknoloji bir araç mı, yoksa amaç mı?
Yorumlarınızı bekliyorum forumdaşlar, çünkü bu konuyu sadece verilerle değil, sizin deneyimlerinizle anlamak mümkün.
Unutmayın, EĞİTEK’i tanımlayan belgeler değil, onunla değişen hayatlardır.